Sait Ali Bayrak adındaki Elazığlı bir iş adamına babadan kalan miras…
 
Tam 6 ton altın…
 
Yorarmış züğürdün çenesi zenginin parası…
 
Bana çıksa büyük projelerim olurdu…
 
Mesela 6 ton altın ile ben pek ala Tire’deki otopark sorununu çözerdim.
 
Nasıl mı?
 
Anlatayım;
 
Tire’yi komple satın alırdım. Yıkardım ne kadar ev ve dükkân varsa, yıktıktan sonra da altına tek kat (yeter sanırım) otopark yapardım. Altı otopark üstü de çimenlikli park.
 
Parkın içine Tire için ne kadar önemli şahıs var ise heykellerini yaptırırdım.
 
Tire’yi mahvetmiş, Tireliler’e zarar vermiş olanların adına da tuvalet yaptırırdım…
 
Otopark Tire’ye para kazandıran bir işletme olmazdı. Aracını otoparka park edene saat başına 1 TL ücret öderdim.
 
Evlerini yıktığım Tireliler’e de Küçük Menderes Havzası’ndaki diğer ilçelerde evler alırdım.
 
Yazık günah diyeceksiniz, lakin olay öyle değil…
 
Bugün çarşıda 5 yaşında çocuğu da çevirseniz cevap aynı 80 yaşındaki nineyi çevirseniz de…
 
Soru; Tire’nin en büyük sorunu ne?
Cevap; Otopark!
Soru; Başkan falanca yeri yıkıyormuş, yerine ne yapılsın?
Cevap; Otopark!
 
Bu yüzden Tire’yi yıkar, otoparkımı yapar, memleketimin sorununu çözerdim ben.
 
Hem hazır yıkmışken, Tire’de marketlerde kalmayacağı için, bakkal amcalara bol bol leblebi tozu, emzik şeker, çıtır pıtır alırdım çocuklara dağıtırlardı, hem de sınırsız…
 
6 ton altının sahibi Ali Bayrak’ın hayallerinde neler var bilmiyorum ama benim büyük hayallerim bunlar…