An geçmiyor ki iri yarı bir köpekle karşılaşmayalım…
 
Garibim, barınaktan salınıverdi…
 
Sokakta da insanlarla samimi olmaya çalışıyor…
 
Uyuz uyuz yanımızda dolanıyor, elimizdeki simide musallat oluyor…
 
Birilerinin elden yemek vermesine alışık çünkü…
 
Sokaklarda kendine yemek bularak büyümedi diğer cinsleri gibi…
 
***
Dün Ankara’da ibretlik bir olay meydana geldi…
 
8–10 kadar sokak köpeği bir adamı parçalayarak öldürdü…
 
Olay yeri inceleme raporuna göre cesedin çeşitli yerlerinde çok sayıda 10–15 cm büyüklüğünde açık yaralar ve yırtılmalar olduğu tespit edildi. Ayrıca sırt kısmında ise çok sayıda sıyrıkların bulunduğu belirtildi.
 
Tire’de de aynı olayın yaşanmaması için yetkililere sesleneceğim ancak, “biz onları kısırlaştırdık” demelerinden endişeleniyorum.
 
Şaka yapmıyorum…
 
Geçtiğimiz günlerde, köpekler sokaklarda cirit atmaya başladığı zaman bir yetkiliye ya da konuyla ilgisi olduğunu bildiğimiz bir kişiye, “bu köpeklerden çok korkuyoruz, hepsi iri yarı” dediğimizde, “kısırlaştırıldı onlar” dedi.
 
Yumurtaya can veren Allah’ım, “köpeklerin tecavüzüne uğramak değil ki endişemiz, ısırmalarından korkuyoruz biz” diyecektim ki, vazgeçtim.
 
Kısırlaştırılan köpek ısırmıyor mu yani?
 
Kısırlaştırılan köpek bu durumun farkında olarak hayata küsüyor da ısırarak kendini savunma, açlığını giderme eyleminde bulunmuyor mu?
 
Ya da nasılsa bunlar kısırlaştırıldı, üreyemezler, eh artık bunlar öldükten sonra rahatız mı diyeceğiz yoksa?
 
Asla…
 
Tire’de dolaşan sokak köpekleri ile ilgili daha fazla konuşmayacağım. Biliyorum ki bu köpeklerin bu halde sokakta olmasının tek bir nedeni var… Yakında herkes öğrenir… Gereksiz reklâm yapamayacağım…
 
***
Her şeye rağmen yarın bir nisan daha geliyor…
 
Nisanın başlangıcı şaka…
 
Neden dersiniz ansızın gelip geçen yağmurlarından mıdır?
 
Bir dostumun paylaştığı dizeler ile bu haftayı kapatıyorum… Bahar kalın…
 
Şarkı söylüyor
Uç uç böceğine
Mavi mineler…