“Donsuz günler dilerim” demiş ve sunuculuk hayatı son bulmuştu; TRT meteoroloji spikeri Ersin İmer’in…
Donsuz geceler sayın seyirciler (!)
Bu cümle, bir hava durumu spikerinin, merhum Ersin İmer'in  yaşamını altüst etmişti. 90'lı yılların  başında TRT'de hava durumu sunuculuğuna renkli ve esprili bir soluk getiren İmer, sıcaklıkların sıfırın altına düştüğü bir kış akşamında sunmakta olduğu bülteni muzip gülümsemesi eşliğinde "Hepinize donsuz geceler dilerim sevgili seyirciler" ifadesiyle kapatınca, yer yerinden oynamıştı. Bu ifade ertesi gün manşetlere taşınmış ve kendisi de acilen ekrandan uzaklaştırılıp, masabaşı bir göreve getirilmişti.
O gün bu gündür halk arasında espridir “Donsuz geceler”…
***
Bir diğer hayat karartan gaf ise dönemin ünlü sunucusu Güner Ümit’ten gelmişti. Ümit, 1995 yılında Turnike isimli yarışma programını sunuyor. Bu yarışmayı hatırlayamayanlar için siyahî güzel “Gulit” ismini verebilirim. Güner Ümit, sunuculuğunu yaptığı İnter Star televizyonundaki Turnike programında, yarışma hosteslerinden birine “Yoksa siz Kızılbaş mısınız?” sorusunu sorunca büyük tepki çekmiş, kanalın yayın yaptığı bina taşlanmış, Ümit de görevi bırakarak uzun süre meslekten uzak kalmıştı. Alevi Cemaati’nden özür dilese de bir daha eski şaşaalı günlerine asla dönemedi.
***
Kısa zaman önce de Güner Ümit’in başına gelen olayın bir benzeri Mehmet Ali Erbil’in başına geldi. Erbil, sunduğu yarışma programında “Orada mum söndü mü yapıyorsunuz” deyince olanlar oldu. Alevi dernekleri kanal binası önüne toplanarak “Erbil şaşırma, sabrımızı taşırma” şeklinde sloganlar atmışlardı. Erbil daha önce de “ben Kızılbaş mıyım ki?” diyerek benzer tepkileri üzerine çekmişti.
Sonuç itibariyle son gaf Mehmet Ali Erbil’den geldi ve program yayından kaldırıldı.
***
CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun referandum mitingleri programı çerçevesinde İstanbul gerçekleştirdiği mitingde yaptığı konuşmasında, inanması zor ama "Biz öyle Sayın Başbakan gibi söz verip de sözümüzün arkasında duran bir insan değiliz" demişti.
Kılıçdaroğlu'nun bu konuşmayı yaptığı videosu da internette tıklanma rekoru kırmıştı.
***
Kimileri ise yapmış oldukları gaflardan hiç etkilenmedi. Örneğin Tarkan.
Tarkan, şöhretin ilk yıllarında bir canlı yayın sırasında kendisiyle röportaj yapmak isteyen Savaş Ay’ın yanından “Çişim geldi” diyerek uzaklaşmıştı. Sonradan bu söz yüzünden Tarkan’ın başının çok ağrıdığı, hatta müzik hayatına nokta koyup Almanya’ya yerleşeceğini açıkladığını okuduk o yıllarda.
Ne ilginç! Oysa hepimiz günde en az 3 kez “Çişimizi” yapıyoruz. “Çişimizi” yapıp neden “Çişimiz” diye söyleyemiyoruz? Çünkü argo ve kaba bir sözcük “Çiş”. Microsoft Office Word bile “Çişim” kelimesini argo veya kaba sözcük olarak nitelendiriyor.
Bence bu olaydan Tarkan’ın başı hiç ağrımadı. Hala popstar, hala popüler ve hala kızlar konserlerinde donlarını fırlatıyor Tarkan’a. Ne don fırlatmayı abes buluyor ne de Tarkan’ı bu terbiyesizliği yüzünden yargılıyor medya…
Aynı medya Güner Ümit’i yıllardır cezalandırıyor, aynı medya başarılı meteoroloji sunucumuzu ekranlardan acımasızca alıyor!
***
Kış yolda… Şimdiden hepinize “Donsuz günlerrrr” demekten çekinerek, “Don olayının yaşanmadığı” günler diliyorum…