Bakanlık yapmış kişi de, vekil de, belediye başkanlığı yapmış olanlar da o koltuktan uzaklaşmıyorlar. Sorsalar kendilerine “millete hizmet sevgisi” diyecekler ama pek de inandırıcı gelmiyor artık insanlara. Geçen Pazar günü İşçi Partisi “kurultay” düzenleyerek “Vatan Partisi” adını aldı. Partinin MKYK Üyelerine baktığımızda, adı geçen partinin kurultayına katılarak destek mesajı verenleri gördüğümüzde ilginç kişilerle karşılaştık. Daha dün çıkardığı gazetede Türk Milliyetçilerini hedef tahtasına oturtanlarla bugün el ele, diz dize “dâvâ arkadaşlığı” yapmayı içine sindirenlerin hâli içler acısı.
Yazık ki o cenahta yer alan sözde Türk Milliyetçileri(!)ne!...
Yazık ki birileri meclise girsin, hatta bakan olsun sonra da kendisine sövenlerle aynı “dâvâ(!)”ya hizmet etsin diye gecesini gündüzünü katıp çalışanların emeklerine!...
Yazık ki daha yakın zamanda tanıdığımız “Fırıldak Kubilay” a rahmet okutanlara!..
Kim mi bunlar?
Yazılı ya da görsel medyaya baktığınızda karşınıza cisimleriyle endam edecek kişiler bunlar…
Kendilerini “bulunmaz Hint kumaşı” zanneden sözde Türk Milliyetçileri bunlar!..
Her dönem rüzgâra göre yönünü ayarlayanlar bunlar…
Vekil olmak için, bakan olmak için, Belediye Başkanı olmak için atmadıkları takla kalmayan bu sözde Türk Milliyetçilerini herkes ama özellikle gerçek Türk Milliyetçileri iyi tanımalıdır. Öyle tanımalılar ki, bundan sonra sırtlarına alıp bir yerlere taşımalılar. Vatan sevgisini yüreğinde hisseden, Türklük gurur ve şuuru ile İslam ahlâk ve faziletini savunan, “dâvâ arkadaşlığı” sevdasına sımsıkı bağlı olanlarla aynı yolda yürümeliler.
Sadece siyasi arenada mı karşımıza çıkıyor bunlar?
Ya şu anda “kamu”da etkili-yetkili(!) konumda olanlara ne demeli?
Daha dün etrafta “Türk Milliyetçisi”yiz, ”Ülkücü”yüz, “MHP”liyiz diye dolananlar bugün “Koltuk Sevdâsı” yüzünden “birilerinin” tetikçiliğine soyunmuşlarsa hatıra defterimize mutlaka not etmeli ve re ya da geç mutlaka, ama mutlaka bunu sormalı-sorgulamalıyız.
Ya “adam” gibi şimdiki yerlerinde duracaklar ya da…
