2000’li yılların başlarında mesleki eğitim okulunda görev yaptığım dönemlerde kaynak olarak, ‘Modern Kuaförlük Bilimi’ adlı ders kitabını kullandım. Son derece faydalı ve salonlarda olabilecek standartlar hakkında bahsetmek istiyorum. Maalesef ülkemizde birçok şeyde olduğu gibi salon işletmeleri ve salon sağlığı açısından çok düşük standartlarda olduğumuzu söyleyebilirim. Bu konuda da suçlu aramak gerekirse, suçlu çok ama en büyük suçlu altyapı eksikliği ve yerel yönetimlerdir. Nedir bu alt yapı? Salon işletecek kişinin birçok yeterliliğin yanında kendine ve hizmet edecek insanlara verecek olduğu hizmetin sağlıklı olabilmesi için salonu asgari yüzde 80 elverişli olmalı. Bölgemizi örnek alırsak salonların büyük bir çoğunluğu sağlıksız ortamlarda hizmet vermektedirler. Biz millet olarak illa birileri kafamıza vurursa doğru şeyleri yapmaya başlıyoruz. Bana göre yerel yönetimler oy uğruna bu işlere ilgisiz kalıyor. Ama ben yöneticilerimize sesleniyorum. Yetersiz olan salonları ya da işletmeleri kapatın ya da ceza yazın demiyorum. Eğitim verin destek olun doğru olan işler hakkında rehberlik edin. Salon standardı dediğiniz zaman olan rutin süreç nedir söyleyeyim. Salonu işletmeye açacak kişi herhangi bir yerden kiralık bir dükkan tutup rast gele elektrik, su, ısı sistemini kurup belediyeye müracaat ediyor. Belediye ekipleri yüzeysel bir bakışla ruhsat veriyor. Halbuki salon açılmadan belediyenin yetkili mercileri salon standartları hakkında bütün isteklerini kalem kalem yazıp işletmeyi açacak kişiyi bilgilendirmeli. İşyerini açama aşamasında gereken ne varsa takip edip, doğru işlerin yapılmasına vesile olmasını sağlaması lazım. Her şeyimiz ince bir ipliğe bağlı gibi üstün körü bir şekilde yapıp geçiyoruz. İşyeri ne açılırken ne de daha sonra incelemeler yapılıyor. Yani denetimsiz olmamalı. Yukarıda bahsettiğim gibi salon sahiplerini cezalandırarak değil bilgilendirerek, eğiterek, belediyelerimiz ve yetkili kurumlarımız esnafımıza nasıl sahip çıktığını göstermelidir. . Kontrol mekanizmasını düzenli bir şekilde aktif hale getirerek belli bir noktaya ulaşabiliriz. Bende işletmeciyim bana da gelsin beni de teftiş etsin çünkü herkes kendi eksiklerini kolay kolay görmez illa birileri söyler. Zaman zaman müşterilerimiz bu tip tespitleri yapıyor ve bizlere aktarıyor. İyi salonları onurlandırıp standartı olmayan salonlara örnek gösterip rekabete teşvik etmeli. Avrupa’da olduğu gibi, daha önceki yazılarımda da ve sürekli bahsettiğim salon hijyeni, salon çalışma saatleri, fiyat tarifelerinin haksız rekabet oluşturmayacak şekilde ayarlanması gerekir. Düzen, tertip, sağlıklı işyerleri, eğitimli bilgili işletmeciler eşittir başarı.
SAYGILARIMLA AYDINCA KALIN