HERŞEY ÇOK GÜZEL OLACAK !
ÖDEMİŞ BELEDİYE BAŞKANIMIZA AÇIK MEKTUP!
Merhaba başkanım,
Hayır henüz hiç yüz yüze gelmedik ama ben sizi tanıyanlardan dinledim.Ne kadar sevildiğinizi, ne kadar duyarlı ve insanına yakın birisi olduğunuzu biliyorum desem de sizi anlatanların yalancısıyım. İşte o anlatılanlardan aldığım güçle bu satırlar size.
Hafta başı tanışmak için size geldimse de maalesef o gün ve ertesi gün Büyükşehirdeki toplantınız nedeniyle size ulaşmak mümkün olmadı. Ama sizi temsilen başkan yardımcınız gülen bir yüz, güzel bir yürek Sn. Özay Kaptan’la tanıştım. Soyadı gibi kaptanlık yapan, sizi çok iyi tamamlayan birisi gerçekten.
Ben kendisine gelme sebebimi anlattım. Size anlattıklarımı aktarma sözünü verdi. Mutlaka sözünde durmuştur ama birde benden dinlemeye var mısınız?
Hayır, hayır kendim için bir şey istemiyorum sizden….Sahi ben kim miyim?
Her ne kadar Salihli doğumlu olup, orada yaşam sürsem de; babaanne tarafından Ödemişli bir hemşerinizim. Ben “yarı Ödemişliyim” derim her zaman. Çünkü çocukluğum, gençliğimde tek tatil yerimdi Ödemiş. Bozdağ, Tekke, Gölcük, Oğuzlar köyü… Yani sizin anlayacağınız yarı hemşeriniz olarak size bu mektubu yazma ihtiyacı duydum.
Mutlu ÇAMLIBEL…
Ödemiş Oğuzlar köyü doğumlu 39 yaşında bir kardeşimiz. Kan bağım yok ama CAN bağım olduğu kesin. 8 yıl önce geçirdiği trafik kazası sonrası boynundan aşağısı tutmuyor. Çok şanssız, genç yaşta yatağa bağımlı olmuş. Çok şanslı; dünya güzeli fedakâr –cefakâr, yaşarken anıtı dikilecek, inanılmaz bir eşe ve dünya güzeli bir kız evladına sahip. Anne ve baba tarafından her ne kadar yalnız bırakılsa da, gün 24 saat hep yanlarında, kendisine, kızına torununa kol kanat geren bir kayınvalidesi var ki var gücüyle can siper hane onlarla aynı çileyi çekiyor hiç isyan etmeden tam 8 yıldır.
2017 Eylülünde KÖK HÜCRE tedavisi ile Mutlu’nun iyi olma umudu olunca Ödemişte 4 fedakar yürekle Serpil Aksoy Baştürk başkanlığında başlattığımız kampanyamızda ilk başvurduğumuz kapı ödemiş Ticaret odası başkanı Sn. Rıfat ERİŞ olmuş, ilk aylık tedavisini odamızın katkıları ile gerçekleştirmiştik. Sonra ismini gizli tutan bir hayırseverimiz ve Ödemiş’in fedakar insanları sayesinde Mutlumuz Kayseri’de tedavisine gidip gelmişti.
Mutlu, gören, duyan, konuşan ama boynundan aşağısı hiç kıpırdamayan, sürekli yatan bir insanken; ilk tedaviden sonra, başını sağa sola oynatmaya ve devam eden süreçte daha sağlıklı, güçlü, oturabilen, akülü sandalye kullanabilen bir birey haline geldi. Artık konuşurken kollarını kaldırabiliyor okşayamasa da, en çok istediği şeyi yapıp, kızına sarılabiliyor. Bunu fedakâr Ödemiş insanımızın katkıları ile kavuştu.
Ama yılbaşı öncesi hem kampanya noktalandı hem de beş parası kalmadı. Oysa yılda en az 2 kez bu tedavinin devam etmesi şart. Mutlu kadar o fedakâr eşin yükünün hafiflemesi, babasının gözünün içine bakan evladın yüzünün gülmesi için, bu tedavi devam etmeli.
Mutluya gün 24 saat bakan eşin yaşadıklarını anlatacak ne kelime var, ne de onun fedakarlıklarını anlatacak yürek… Anlatılmaz, gelip görürseniz söze hacet kalmaz inanın. İşte bu konuda kapınızı çalacak, Mutlumuzu, çaresizliğimizi “İMDAT” çığlığımızı iletecektim size.
Ben Salihli’ye döndüm, aklımı yüreğim Ödemişte… Size, o kocaman yüreğinizdeki sevgiye belediye olarak, maddi- manevi desteğinize ihtiyacımız var.
Bunun için bir akşamüzeri Mutlu ÇAMLIBEL’in evinde misafirimiz olsanız, Mutlumuzu gün 24 saat yaşadığı balkonunda ziyaret etseniz, biz anlatsak, siz dinleseniz, biz ağlasak, siz bize rehber olsanız, bize umut olsanız ne güzel olur..
Ben size, size inanan insanların inanmışlığı ile inanıyor, konuğumuz olacağınız günü iple çekiyorum. Bir alo kadar yakın, kanat takar, uçar gelirim Mutluma, yanında olup sizi karşılamaya, konuk etmeye. Var mısınız? Var olun ki, o zaman hep beraber aynı güzel cümleyi söyleyelim, söyletelim insanımıza:
HERŞEY ÇOK GÜZEL OLACAK !...