Cumhuriyet Halk Partisi İzmir, ilçelerdeki kongrelerini tamamlandı. Tüm gözler 3 Haziran tarihinde gerçekleştirilmesi planlanan il kongresine çevrildi. Yaşanan kongreler sonrasında çok renkli bir yapı meydana gelen CHP İzmir İl Örgütü`nde kulis çalışmaları çok önceden başladı. Bu konuda görüşü merakla beklenen Genel Merkez ise sessizliğini korumakta.
Kongre öncesi birçok adayın ismi öne sürüldü. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu`na karşı birleşen ve 8’ler diye tabir edilen 8 belediye başkanının aday çıkaracağı tahmin ediliyor. İlçe kongreleri sonucunda İl Kongresi`nde oy kullanacak 600 delegenin eğilimlerinin sonuca nasıl etki edeceği kolaylıkla tahmin edilemediğinden İl Başkanlığı için çokça ismin adaylığı gündeme geldi.
Şimdiye dek çok sayıda isim gündeme gelmesine rağmen adaylığını açıklayan tek kişi mevcut İl Başkanı Tacettin Bayır oldu. (Mustafa Çevikel ve Serdar Sandal da adaylığını açıklayan isimler) Bayır dışında başkan adaylığında ismi geçen diğer isimler arasında Parti Meclisi Üyesi Levent Eyipişiren, Nevzat Kavalar, İl Yöneticisi Yekta Varnalı, İl eski Başkan Yardımcısı Serdar Sandal, İl Genel Meclisi eski Grup Başkanvekili Yücel Özen, Ali Engin, Suat İstanbul, İzmir eski Milletvekili ve MYK eski üyesi Sedat Uzunbay, İl eski Başkanı Kemal Karataş, İl eski Sekreteri Hüseyin Mutlu Akpınar, Karşıyaka İlçe eski Başkanı Ertam Özen ve Hüseyin Saygılı bulunuyor. Bu isimler dışında da en çok konuşulan isim Konak İlçe Başkanı Sinan Karamustafaoğlu oldu.
Söz konusu isimlerden birçoğu bu koltuğu hak edecek özelliklere sahip ve arkasına da kendince destek almış durumda. Ancak CHP’nin en önemli kalesi olan ve Başbakan Erdoğan’ın ilk hedefindeki şehir İzmir’in İl Başkanlığı çok önemli. Bu yüzden İl Başkanı’nın kim olacağı sadece CHP için değil İzmir için de önem arz ediyor.
Peki İl Başkanı nasıl biri olmalı? İzmir İl Başkanı öncelikle vizyon sahibi olmalı. Partiye hizmet etmiş emeği geçmiş biri olmalı ki tabanı bilmeli ve tanımalı. Halkın içinden, mütevazi ve sempatik biri olmalı. Parti içi çekişmelerde ismi öne çıkmamış biri olmalı. Uzlaştırıcı, bilgi dağarcığı geniş, siyaset bilgisi yüksek olmalı. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin ve Erdoğan’ın en iyi yaptığı şeylerden biri de genç, dinamik ve tabandan isimleri siyasete taşıması olmuştur. Bunun örneklerini de son genel seçimlerde bizzat İzmir’de de gördük. Bunun için de İl Başkanı genç bir isim olmalı. Tecrübesiyle gençlik dinamizmini kaynaştıran, tabandan gelen, sempatik, çalışkan ve kendini CHP’ye adayabilecek bir İl Başkanı eminim çok başarılı olacaktır.
Peki bunca aday arasında bu özelliklere sahip isim kim olabilir? Belki bu satırları okurken herkesin kafasında bir isim oluştu bile. Ben de bu yazıyı hazırlarken bir taraftan bu ismin kim olacağını düşündüm. Yazdığım niteliklere en uygun isim bana göre Hüseyin Mutlu Akpınar’dır.
Babası da sevilen bir siyasetçi olan Hüseyin Mutlu Akpınar uzun süredir CHP içinde. Akpınar parti içinde çeşitli görevlerde bulundu. Tabanı tanıyan ve tabandan gelen, atak, bilgi ve deneyim sahibi, güleryüzlü, sempatik ve genç bir isim. İl Başkanlığı koltuğunu dolduracak vizyona sahip Akpınar, son dönemde kan kaybeden CHP’yi yeniden atağa kaldıracak isim olabilir. İl Başkanı olması halinde “işi de CHP gücü de CHP” olacak bir isim olduğundan şüphe etmediğim Hüseyin Mutlu Akpınar’ı aday olması halinde destekleyecek isimler olduğunu da düşünüyorum.
Yarışta ipi kim mi göğüsleyecek? Açıkçası CHP’nin İzmir trafiğindeki yoğunluk ve belirsizlik karşısında kimin kazanacağını söylemek çok zor ancak ben bu kez kazananın yeni bir isim olacağı düşüncesindeyim.
