DARBEYE, DARBELERE, DARBECİLERE LÂNET!
Güzel ülkem Türkiye Cumhuriyeti, 15.Temmuz 2016 Cuma gecesi bir gurup sergüzeştçi, akıl sağlığından mahrum demokrasi düşmanı tarafından çirkin bir darbe teşebbüsü olayına sahne oldu. Ne yazıktır ki; darbecilerin idrak edemedikleri bir gerçek vardı. Türk Milleti demokrasiyi özümsemiş ileri bir toplumdur. Siyasi görüşleri ne olursa olsun iktidar değişikliğinin ancak millet iradesiyle gerçekleşeceği bilincindedir insanımız. Nitekim halkımız bu yönde, kalkışmanın başladığı saatlerden itibaren, Darbecilerin bildirisi TRT Ekranlarında daha okunmaya başladığında, ülke genelinde demokrasiden yana ortaya koymuştur. Artık bu topraklarda bir Askeri Darbe, kalkışma gibi kanunsuz bu tür davranışların asla tasvip edilemeyeceği
açık bir şekilde tescillenmiştir. Allah bu tür hukuksuzluk ve kanunsuzlukları bir daha Türkiye Cumhuriyeti’ne ve milletimize göstermesin. Allah, darbecilerin, bu zihniyette olanların ve tasvip edenler varsa belâlarını versin.
Yazımın devamında bu ülkede yaşanmış, halkımız tarafından asla itibar görmeyen darbe ve darbe teşebbüslerini anlatacağım.
27.MAYIS.1960 ASKERİ DARBESİ
Halkın seçtiği bir iktidara karşı (Demokrat Parti – Başbakan Adnan Menderes) , emir komuta kademesi dışında daha ziyade alt rütbedeki subaylarca tahakkuk eden bu kanlı kalkışma, dönemin ana muhalefet partisi ve üniversitelerdeki hukuk allâmeleri tarafından kabul görmüş yarattığı acılar on yıllarca çekilmiştir. Yüzlerce yetişmiş devlet adamına yazık edilmiş, şehitler verilmiştir. Mağdurları halkımız asla unutmamış, onları rahmetle, hayır dualarla anmış, yaşayanlarını bağrına basmış, sözde Yüksek Adalet Divanı denen kurmaca mahkemenin mensuplarını asla affetmemiş, halkımızın lâneti darbecilerle, onlara alet olan hukuk kesiminin hep üzerlerinde olmuştur.
22 ŞUBAT – 21 MAYIS 1962 - TALÂT AYDEMİR KALKIŞMASI..
Hükümet güçlerince bastırılmış, darbeciler idam cezası almışlardır.
12 EYLÜL 1980 ASKERİ DARBESİ
Org. Kenan Evren önderliğinde, emir komuta kademesince tahakkuk eden bu darbenin acıları halâ çekiliyor. Süleyman Demirel’in Başbakanlığındaki Adalet Partisi Hükümetine karşı yapılan bu darbede, Darbeciler 36 yıl sonra ömürlerinin ahirinde 90 yaşından sonra olsa da yargılama geçirmişler, dava sonuçlanmadan ölmüşlerdir. Darbeciler ne hukuken ne de halk nezdinde itibarlı olmamışlar, olamamışlardır. Bu darbenin sancıları günümüze kadar sürmüş, ne acıdır ki, bu darbe anayasası halen yürürlüktedir. 15 Temmuz kalkışmasından sonra siyasilerce çıkarılacak dersler sonucu yeni anayasa değişikliği gündeme gelir umarım.
12 MART 1971 ASKERİ MUHTIRASI..
Dönemin Hükümeti, hatta top yekun parlamentoya (hatta kendi ifadesiyle o günün Ana muhalefet CHP. Genel Sekreteri Bülent Ecevit muhtıranın muhatabının kendisi olduğunu beyan etmişti.) yazılı muhtıra verildi. Ayni günTürkiye Radyolarının 13.00 deki öğle haber bülteninde halka duyuruldu. Başbakan Demirel istifa etti. Anayasa ve bazı kanunlarda yapılan değişikliklerle sonlanmıştır. Devrimci olarak anılan Deniz Gezmiş ve arkadaşları ile çok sayıda Türk milliyetçisi ve solcu gencimiz idam edilmişlerdi. Toplum olarak asla kabullenilmedi.
28 ŞUBAT 1997 ASKERİ MUHTIRASI..
Refah-Yol Koalisyon Hükümetine (Başbakan Necmettin Erbakan) karşı verilen MGK. Kararı gereğince, irtica ile mücadele ana başlığını taşıyan muhtıra. Sonuçta ne oldu hiç! Devamlı geçimsiz koalisyon hükümetleri dönemi sürdü. Ülkede siyasi istikrarsızlık uzun zaman devam etti. 2002 de AK. Parti tek başına iktidara gelesiye kadar.
27 NİSAN 2007 de DÖNEMİN GENELKURMAY BAŞKANI ORGENERAL YAŞAR BÜYÜKANIT’ın e-MUHTIRASI
O Günün Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’la Dolmabahçe’de yapılan gizli bir görüşme sonrası internet yoluyla gece yarısı verilen muhtıraya ertesi gün Hükümet sözcüsü Cemil Çiçek tarafından cevap verilerek püskürtülmüştür. Yalnız, bu konunun aydınlanmayan yönleri çoktur.
İşte böyle saygıdeğer okurlarım. Cumhuriyet tarihimizin başarıya ulaşan veya başarısız askeri darbelerinin kara sayfaları bunlar. Sonsuza kadar hür ve demokrat bir Türkiye’de yaşamak dilek ve duası ile saygılarımı sunarım.
