İnsana hizmet anlayışı bakımından Tire’de bir tarihe tanık olduğumuz haftayı hep birlikte yaşadık. Sosyal Güvenlik Merkezi Tire İlçesine şube açtı. Açılan bu 16. Şube yaklaşık bir buçuk yıllık periyotta çeşitli defalar gündeme geldi, gündemden indi, tekrar geldi, tekrar indi. Siyaseten atraksiyonu bol günler yaşanmasına sebep oldu.
Gazetecilik mesleği gereği bir eğrisini doğrusunu insanlarımıza anlatmakla yükümlüyüz. İnsan nisyan ile malulmüş, biz de malumu bir kez daha ilan etmekle bu haftaki yazımızı tamamlayalım. Yıl 2008. Sıtkı İçelli başkanlığındaki Tire Belediye Meclisi yeni binaya taşındıkları zaman kullanılması kaydı ile eski belediye binasının alt kısmını SGM ‘ye tahsis eder. (Merdivenlerden inilince alt taraftaki kısım). İçerisindeki odaları, önündeki otoparkı, merkeze yakınlığı ile son derece uygun bir alandır.
Yıl 2009. Mart ayında yönetim değişir, Tayfur Çiçek belediye başkanıdır. SGM İzmir İl Müdür Yardımcısı Tire’ye gelir, makamında Tayfur Çiçek ile görüşür “Başkan Bey ne zaman boşaltıyorsunuz, biz ne zaman açabiliriz?” diye sorar. Tayfur Çiçek burayı kendilerine vermekten vazgeçtiğini, Halk Bankası’nın kullandığı binayı SGM ‘ye satabileceğini söyler. Müdür yardımcısı şaşırır ‘Peki’ der, ‘Ben üstlerime iletirim’. Bir yandan kendisine bina gösterilir. Adam fotoğraflarını çeker, mezbelelik halindeki binayı tozun toprağın içerisinde dolaşır ve gider.
Bir müddet sonra SGM ‘ler ilçelerde açılmaya başlamıştır. Bu kez de İl Müdürü Mustafa Keskin Tayfur Çiçek’ten randevu alır ve Tire’ye konuyu görüşmeye, önceki meclis döneminde tahsis edilen yeri kendi gözleriyle görmeye gelir. Randevu saat 10.00’dadır. Keskin saat 09.55’de Özel Kalem’de yerini almıştır. Bizzat ben kendim, makama davet ederek kendisini içeride ağırladım. Başkan bey randevulu ziyaretçinin geldiğinden haberdar edilir. Sürücüsü Recep Efendi ile 50 dakika içerisinde 10 defa görüşme yapılır. ‘Geldik, geliyoruz, geleceğiz, köşedeyiz’ söylemleri arasında geçen 50 dakika boyunca ortada Tayfur Çiçek yoktur.
Seçim zamanı bir gazetecinin Sıtkı İçelli’yi randevusuna sadık olmamakla suçlamasını ‘Bunlar devlet nasıl idare edilir bilmiyorlar’ diyerek eleştiren Tayfur Çiçek ‘Beş dakika geç kaldım’ dediği randevusu ile için geciktiği ilk elli dakikayı yok saymaktadır. Kendisine ikram ettiğimiz ‘Çay, çay, kahve, ayran, çay, kahve, şerbet’ kombinasyonlarından fenalık geçiren Mustafa Keskin artık dayanamaz ve gülümseyerek ‘Sizlik bir şey yok’ dercesine ikramlarımızı reddeder ve gitmeye yeltenir. İşte tam bu 55. Dakikada Tayfur Çiçek kapıdan içeri girer. Bir hoş geldiniz faslının ardından tekrar müdüre ikramlarda bulunulur.
İkramların ardından konu tahsis edilen yere gelir hemen, İl Müdürü sorar ‘Biz ne zaman geçebiliriz, açmamız lazım’, Tayfur Çiçek cevaplar ‘Ben size oraya vermekten vazgeçtim, size güzel bir binamız var orayı satayım’. Mustafa Keskin ‘Bizim satın alma yetkimiz yok, içerisine geçeriz, ancak geçtikten sonra bir üst yazı ile bu konuyu halledebiliriz, vermeyecekseniz açılacak şubeler var ben onlarla ilgileneceğim Başkan Bey’ der. Tayfur Çiçek de ‘Bedavaya vermem’ diyerek cevaplar. Mustafa Keskin de ‘Başkan bey, ben kapıdan çıkıyorum, Tire’nin açılışı hazırdı, şimdi Bayındır’a, Ödemiş’e gidiyorum, oraları açacağım, Tire’ye açılır mı açılmaz mı, ne zaman açılır, bilemiyorum’ diyerek kalkar ayağa. Tayfur Çiçek de ’20 Bin üzerinde sigortalımız var, elbet Tire’ye açılır’ diyerek müdürü yolcu eder. Ve SGM açılışı için hazırlanan dosya rafa kalkar.
Gel zaman git zaman içerisinde DP’li AK Parti’li meclis üyelerinin de bulunduğu bir grup Başkan Tayfur Çiçek’le İzmir’e bazı konuların takibi için planlı ziyaretlerde bulunurlar. Bu ziyaret esnasında tam da SGM İzmir İl Müdürlüğü’nün yakınında bulunulduğu bir zamanda heyetten bir arkadaşımız ‘Haydi hep birlikte ziyaret edelim Mustafa Keskin’i’ deyince müdürün makamına çıkılır. Tevafuk olacak ki müdür beyin bir randevu boşluğu vardır. Kendisi dışarıdadır, geldiğinde ise heyetimizle görüşür. Gerçekten de Tire dosyası rafa kalkmıştır. Halk Bankası’nın bulunduğu binayla ilgili olarak tekrar görüşülür. Uzatmayalım, müdür beyle binayı ziyaret etmek için randevulaşılır. Mustafa Keskin Tire’ye geldiğinde ise kendisini AK Parti heyeti ile İlhan Ağat birlikte karşılar belediye önünde.
Bu noktadan sonra başka bir trajedi başlar. Binanın anahtarları yoktur, bulunamaz, önde çilingir, arkada heyet binaya doğru yola çıkılır. Ne kadar utanç verici ciddiyetsiz bir durum olduğunu siz düşünün. Bu adamın geleceği belli, bina önceden açtırılıp, temizletilip, anahtarı da emniyete alınmaz mı? Demek ki alınmasa da olurmuş. Mustafa Keskin herhalde ömründe ilk defa böyle bir şeyle karşılaşıyordur. Ben de ilk defa gördüm çünkü. Geçelim burasını, bina incelenir, raporlar istenir, ancak rapor ekinde Tire Belediye Meclisi’nin iki yıllık ‘Tahsis’ kararı da istenmektedir.
Belediye Meclisinden karar bir türlü çıkmaz. Tayfur Çiçek ‘Bedavaya vermem’ diye tutturmuştur. Oysa ki başta Ticaret Odası olmak üzere diğer meslek odaları bina için gerekli olan yaklaşık 100 Bin TL tutarındaki tadilat için yardım yapmaya hazır durumdadırlar. Yani, işin aslına bakıldığında harabe konumundaki bina için belediye hala daha kiracı bulamamışken o günden bu güne iki yıllık tahsis süresi geçip bitecek, nihayetinde SGM artık kiracı konumuna gelecekti. İki yılda durum ne? O Bina hala daha harabe gibi. Belediye nurtopu gibi, cillop gibi bir binaya sahip olacaktı. Neyse…
Belediye SGM ’den raporları istemesini bekler, SGM belediyeden ‘Tahsis Kararı’ bekler, konu yazılır, çizilir ve nihayetinde Akil Adamlar toplantısına taşınır. Tayfur Çiçek toplantıda ‘Ben bedava yer vermem’ diyerek diretince konu artık belediyeden çıkmıştır. Kaymakam Hüseyin Ergi Ticaret Odası Başkanı Hüseyin Çapkınoğlu başta olmak üzere diğer oda başkanlarından yardım ister. Ve Ticaret Odası Meclisi toplanır, alt kattaki boş ofisi SGM ’ye iki yıl için tahsis kararını alır…
İşte böyle, o günden bu yana olanlar başlı başına bir kitap konusu olur inanın. Cuma günü gerçekten çok keyifli bir açılış gerçekleşti. Pehlivanoğlu Market’in açılışına gidebilen Tayfur Çiçek SGM’nin açılışına gelmedi mi gelemedi mi orasını bilemiyorum. Ama sunucu bayan kendisini tanımadığı için olsa gerek varmışcasına adını sürekli anons etti. Yok kurdele keseceğiz, yok şu yok bu.
Eğer gelseydi Tayfur Çiçek doğalgaz bürosu açılışı ile SGM açılışı arasındaki 7 farkı bulma imkanına sahip olacaktı. Birini ben söyleyeyim ‘Doğalgaz sen ben bizim oğlan açıldı, SGM açılışında herkes vardı’. Diğerlerini de siz bulun…
Ben böylesine önemli bir hizmet merkezinin açılması için büyük çaba sarf eden önce Kaymakamımız Hüseyin Ergi’ye sonra ikili temasları ile dosyamızı güncel tutan Mehmet Çeltikcoğlu’na ve yer tahsis ederek büyük bir kaosu ortadan kaldırma başarısı gösteren Hüseyin Çapkınoğlu ve ekibine teşekkürlerimi sunuyorum.
Umarım hizmetleri kimin geciktirdiğini, kimin engellediğiniz artık öğrenmişsinizdir…