YERELGÜÇ/GÜLÇİN KARGAOĞLU
Sendika, Mumcu'nun ilkeli gazeteciliğini, tam bağımsız Türkiye idealini ve gericiliğe karşı duruşunu vurguladı.
"Bir Ulusun Vicdanı Parçalandı"
Açıklamada, 32 yıl önce Ankara’nın Karlı Sokak’ında yaşanan patlamanın bir ulusun vicdanını parçaladığı belirtildi. Uğur Mumcu’nun, gericiliğin ve karanlığın korkulu rüyası olduğu ve bu nedenle hain bir suikast sonucu susturulduğu ifade edildi. Bu suikastın, Türkiye’nin karanlık dehlizlerinde hazırlanan planların bir sonucu olduğu vurgulandı.
Mumcu'nun Uyarıları Haklı Çıktı
Uğur Mumcu'nun, özelleştirmeler, etnik ve dini kimliklerin siyasette kullanımı, mafya-siyaset ilişkileri gibi konulardaki uyarılarının aradan geçen yıllarda ne kadar haklı olduğu acı bir şekilde görüldüğü belirtildi. Mumcu’nun katledilmesinin, sadece bir gazeteciye yönelik bir saldırı değil, örgütlü kötülüğün hakikati susturma girişimi olduğu vurgulandı.
Baskılar Devam Ediyor
Açıklamada, Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı, Bahriye Üçok ve Turan Dursun gibi aydınların faili meçhul cinayetlerle susturulmasının ardından, günümüzde baskı mekanizmalarının farklı bir boyut kazandığına dikkat çekildi. Aydınların ve gazetecilerin hapis cezaları ve susturma politikalarıyla sindirilmeye çalışıldığı, hukuk ve adalet kavramlarının ayaklar altına alındığı ifade edildi.
Mumcu'nun Mirası Yaşıyor
Eğitim-İş, Uğur Mumcu’yu katledenlerin yanıldığını, Mumcu’nun eserlerinin, fikirlerinin ve cesaretinin 32 yıldır yayılmaya devam ettiğini vurguladı. Mumcu’nun mirasının, susturulamayan bir vicdan olarak yaşamaya devam ettiği ve bu mirası yaşatmanın, hakikati savunan yeni Mumcuların yanında olmanın herkesin görevi olduğu belirtildi.
Mücadele Sürecek
Eğitim-İş, Uğur Mumcu ve diğer devrimci aydınları saygı, özlem ve minnetle andıklarını, bu ülkenin gerçeği haykıran cesur kalemlere ihtiyacı olduğunu ve onların bıraktığı bayrağı yere düşürmeyeceklerini belirtti. Katillerin er ya da geç hesap vereceğine olan inançlarını yineleyen sendika, cinayetler, yolsuzluklar ve hukuksuzluklar karşısında asla susmayacaklarını bir kez daha ilan etti. Açıklama, "Uğur Mumcu yaşıyor, mücadelemizde yaşıyor!" sözleriyle sona erdi.
