Bugün Efes’te komik bir olay yaşadım. Daha önce de benzer bir olay yaşamıştım ama bu çok daha gülünç olanıydı. Düzgün bir İngilizceyle bugün bir çift bana Ticari Agora’da Kütüphane’yi sordu. Kütüphaneyi geçmişler ama hangi yapının kütüphane olduğunu anlayamamışlar kulaklarındaki sesli rehberden yani ‘audio guide’dan. Daha önce de sanırım Octogon yapısıydı, yine aynı şekilde kulaklarına takıp dinledikleri sesli rehberden bir şey anlamayan turistler bana soru sormuşlardı.
Soru sorup cevap alma sistemi olmayan bu kulağa takılan zımbırtıların eksik yönü adam sormak istediğini soramıyor. Karşısına rehberi almış kafasına takılan her şeyi soruyor normal rehberli bir turda ama bu aletin böyle bir marifeti yok. O yüzden olmalı birkaç kere de kulaklıkla dolaşan turistler bana Kütüphane önünde mola verdiğim esna da yakalayıp sorular sormuşlardı.
Aman iyi ki de yok yoksa bizlerin ekmeği elinden alınır. Gerçi şimdi alınmıyor mu? Hissetmiyoruz belki ama alınıyor. Bir makineyi en fazla iki kişi dinleyebiliyor. Oysa toplanın 5-6 kişi alın bir rehber adam size anlatsın. Sorunuzu sorun. Bir insanı, ülkeyi ve milleti temsil eden birini tanıyın. Walkman ile kendi kendine gezmekten daha zevklidir.
Bir gazetede İzmir Turist Rehberleri Odası Başkanı Ayten Şenipek, sesli rehber sistemi olarak adlandırılan "audio guide"ın çok sayıda rehberi işsiz bıraktığını belirtmişti.
Tarihi mekânlardaki sesli rehber sisteminin rehberler açısından ciddi sıkıntılara neden olduğunu iddia eden Şenipek, şöyle konuştu:
"Sesli rehber sistemi birçok rehberi işsiz bıraktı. Bir rehberin anlatımı ile makinenin anlatımı tabii ki bir olamaz. Rehberin yerini bir cihaz tutamaz. Sesli sistemde kasete ne yüklendiyse o bilgi verilir. Hâlbuki rehber anlatımı olduğunda ziyaretçinin aklına o anda ne geliyorsa sorar ve rehberden anında cevap alır. Karşılıklı bilgi alışverişi hiçbir şeyle değişilemez. Kapalı alanlarda mesela bir müzede bu cihazdan faydalanılabilir ancak açık alanlarda bu cihazın kullanmasını istemiyoruz. Bununla ilgili düzenleme yapılmasını istiyoruz."
Biz ‘canlı’ rehberler de bu olaya tepki gösteriyoruz. Neden? Çünkü bu aletlerle bizlere alternatif yaratılmaya çalışılıyor.
Efes Antik Kenti'nde yıllardır görev yapan rehberler de sesli rehber sistemlerinden şikâyetçi. İngilizce dilinde yaklaşık 30 yıldır rehberlik yapan Ayhan Göçer, "Sesli sistem, arkeolojik terimleri açıklayamaz. Bunu ancak rehberler anlatabilir" dedi.
Almanca dilinde 25 yıldır rehberlik yapan Asil Ergezen ise sesli rehber sisteminin çok sayıda arkadaşını işsiz bıraktığını öne sürerek, "Bir taraftan rehber yetiştiriyoruz, her yıl yüzlerce genç sektöre katılıyor, bir taraftan da onların çalışmaması için böyle şeyler yapılıyor" diye konuştu.
Fransızca, Rusça ve İspanyolca dillerinde rehberlik yapan Adil İzmirli de sesli rehber sistemiyle haksız rekabete sebep olunduğunu iddia etti. İzmirli, "Ülkemizde 15 bine yakın profesyonel turist rehberi var. Burada bir haksız rekabet söz konusu. Zaten iş bulmakta zorlanan rehberlere, emek harcanarak yetiştirilmiş iş gücüne saygı gösterilmiyor. Onların işsiz kalmasına yol açılıyor" dedi.
Uzun lafın kısası; audio guide gerçek rehberin yerini tutmaz. Tutarsa da ancak bu kadar tutar.
Yararlanılan Haber Kaynağı İçin;