Emir ve tavsiyelerinde insan saflığını korumayı hedef alan İslam dini, bu menfi etkilerinden dolayı içkiyi ve uyuşturucuyu yasaklamıştır. Şüphesiz insana bahşedilen nimetlerin başında akıl, sağlık, servet ve hayat gelir. İslam, bunların korunması için azami gayret gösterilmesini emretmiştir. İnsan şuurunu ve akli dengeyi bozan içkiyi ve diğer uyuşturucuları kesin ve yorumsuz ifadelerle YASAKLAMIŞTIR. Çünkü; aklın zayıflaması, vücudun çarpık hale gelmesi, servetin kısa bir sürede yok olması, şeref ve haysiyetin ayaklar altına alınması, ahlaki çöküntü hep içki ve uyuşturucunun hemen her zaman görülen sonuçtandır.
Bunun için sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (S.A.S.). az veya çok, sarhoş eden her şeyi kesin dille haram kılmış, "Allah'a, ve ahiret gününe inanan kimse, katiyyen içki kullanmasın" buyurmuştur. Zira içki ve uyuşturucu, nice aile ocaklarını söndürmüş, nicelerini ihtiyaç içinde kıvrandırmış, sokaklara düşürmüş, perişan etmiş ve cemiyette derin yaralar açmıştır.
İçki ve uyuşturucu sebebiyle en çok sevdiği arkadaşı veya komşusuyla kötü olan, hatta onu yaralayan, bazan da öldüren, böylece mahkeme ve hapishanelere düşen kişilerin hemen her gün gördüğümüz ve duyduğumuz acıklı halleri, bizleri Allah'ın ve Rasulünün yasakladığı bu genel felaketten uzaklaştırmaya yetmez mi?
Allah'a ve Peygambere saygısı olan, sağlığını korumak isteyen, milletini ve neslini düşünen bir kimse, asla içki ve uyuşturucu kullanamaz, kullanmamalıdır. Zira Yüce Rabbimiz şöyle buyurmaktadır: "Ey iman edenler! İçki, kumar, tapınmak için konulan dikili taşlar ve fal okları; şeytanın işidir. Bunlardan kaçınıp sakının ki kurtuluşa eresiniz. Şeytan İçki ve kumarla ancak aranıza düşmanlık ve kin sokmak ve Allah'ı anmaktan, namaz kılmaktan sizi alıkoymak ister. Hala ondan vazgeçmez misiniz? Allah'a itaat edin, Peygambere itaat edin ve (içki ile uyuşturucu gibi zararlı şeylerden) sakının."
Peygamber (SAS) de: "Allah, içkiye lanet etmiştir, onu içene lanet etmiştir, sunana lanet etmiştir, alım-satımını yapana, imal edene, taşıyana ve kendisi için taşınana lanet etmiştir."buyurmaktadır.
Allah'ın ve Peygamberin lanetlediği kullardan olmak istemiyorsak insana sarhoşluk veren her türlü sıvıdan ve insana uyuşukluk veren her türlü maddeden mutlaka uzak durmalıyız.
İçki ve uyuşturucuya müptela olanlar bilmeli ki; içki ve uyuşturucu kullanmakla sadece kendilerine kötülük etmemekte. Aynı zamanda çocuklarına, ailelerine, komşularına, milletlerine de kötülük etmektedirler. Bunun için hiç bir kimse: "Zararlı ise; zararı banadır, kim ne karışır" diyemez! Önce insanı belli bir gaye için yaratan Allah karışır. Peygamber karışır. Millet karışır. Evlat ve iyal karışır. Eş dost karışır. Kısaca iyilik is-teyen ve zarar gören herkes karışır, hatta ıslah için karışmalıdır da.
Bugün alkol uyuşturucu, sigara ve benzeri zararlıları kullananların yaş oranlarının ilköğretim okulları seviyelerine kadar düşmesi ve gün geçtikçe bu zararlıları kullananların sayısının artması önce anne babaları daha sonra da devleti derin derin düşündürmeli ve bir an önce tedbir alınmalıdır, bizler bunları yıllardan beri söylüyor ve insanları uyarıyoruz ama maalesef bizi dinleyen yok, yıllardan beri bize kulak vermeyenler bugün pişmandırlar ve maalesef iş işten geçmiştir.
Nefse uymaktan sakınalım. Allah'ın ve Peygamberin emirlerine uyalım. İslamın emirleri ışığında dünyamıza manevi renk katalım. İçki ve uyuşturucu gibi zararlı şeyleri kullananları da uyaralım. Kötülükten uzak, haramlardan arınmış tertemiz, örnek bir cemiyet oluşturalım.