Köylüler ağaçların kesilmemesini talep ederken tek geçim kaynaklarının ağaçlar olduğunu ifade etti. Köylüler “En son çaremiz dozerin önünde mezarımı kazıp içine gömecekler. Bu bir blöf değil. Benim ekmeğim elimden gittikten sonra en son yapacağımız şey budur. Ağaçlar kesilirse tarlaya kendimizi gömeceğiz” dedi.
İzmir Tire-Belevi karayolu güzergahının değiştirilmesi planlarına karşı Çayırlı köylüleri, ağaç kesimine karşı nöbet tutmaya başladı. Köylüler, geçim kaynakları olan zeytinlikleri korumak için eylemlerini sürdürüyor.
Tireli köylüler, Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde basın açıklaması düzenledi.
Köylüler zaman zaman “Köyüme, ağaçlarıma, Çayırlı’ya dokunma”, “Devlet elini ormanımdan çek” “ Havama, suyuma dokunma” sloganları attı.
ZEHRA YILDIRIM: GEREKİRSE ANKARA’YA GİDECEĞİZ
Çayırlı köylülerinden Zehra Yıldırım, “biz bugün buraya kendimizi ifade etmek, ağaçlarımızın kesilmesini önlemek için buradayız. Sayın Vali Yardımcımız ile görüştük. Bugün saat 15.00’te Karayolları ile de görüşme yapacağız. Önceliğimiz ağaçlarımızın kesilmemesi, ormanlarımızın talan edilmemesidir. 150 değil, 250 değil, yol boyunca binlerce zeytin ağacı katliama uğrayacak. Bu zeytin ağaçları 15 senelik bir fidan değil, 150 senelik bir ağaçtır. Bunun bilinmesini, katliamın durdurulmasını istiyoruz. Çam ağaçlarımızdan, incir ağaçlarımızdan, zeytin ağaçlarımızdan vazeçmeyeceğiz. Sonu nereye giderse gitsin. Gerekirse Ankara’ya gideriz” dedi.
HEDİYE YILDIRIM: SON ÇARE DOZERİN ÖNÜNDE MEZARIMI KAZACAKLAR
Çayırlı köylülerinden Hediye Yıldırım, “Bu kesilecek olanlarda ağaçlardan bir tapu sahibiyim. Bizim ekmeğimiz, emeğimiz elimizden gidiyor. Alaylı olarak bize bir avuç çapulcu diyorlar. Biz çapulcu değiliz, biz köylüyüz. Biz ekmeğimizin peşindeyiz. Bizi oyaladılar, oraya buraya götürdüler. Gerekirse Ankara’ya giderim. Asla vazgeçmeyeceğiz. Çünkü bu bizim emeğimiz, yılların verdiği emek. Bizim geçim kaynağımız zeytin ağacımız. Nefesimizi kesmek üzereler. Duygu sömürüsü olarak söylemiyorum. En son çaremiz dozerin önünde mezarımı kazıp içine gömecekler. Bu bir blöf değil. Benim ekmeğim elimden gittikten sonra en son yapacağımız şey budur” İfadelerini kullandı.
BİRSEN KESKİN: TARLAYA KENDİMİ GÖMECEĞİM
Çayırlı köyünden Birsen Keskin, “ben o ağaçlarımı ne emeklerle büyüttüm. Sırtımda güğümlerle su çeke çeke büyüttüm. Ekmeğimi almalarını istemiyorum. Asla ormanıma dokunmayın, zeytinime, incirime dokunmayın. Burası benim tek umudum, tek ekmek teknem. Bu ağaçlar kesilirse tarlanın içine mezar kazıp içine kendimi gömeceğim” şekline konuştu.
GÜLER YILDIRIM: KÖYÜN ALTINDAN GEÇECEK YOL ANİDEN ÜSTÜNE DÖNDÜ
Çayırlı’dan Güler Yıldırım ,” Köyün altından geçecek yol aniden köyün üstüne döndü. Onlarca zeytin ağacımızı kesecekler. Ben burayı alırken Ziraat Bankasından kredi çektim, bu krediyi ödüyorum. Evime bu ağaçlarla bakıyorum. Ekmek teknemizi hayatta vermem. Bizi de öldürsünler öyle girsinler. Köyün altında 5-10 tane zeytinim var. Biz köylüyüz, fakiriz. Bize sahip çıkın. Köylü olmazsa hiçbir şey olmaz, biz üretemeyiz. Onca işimizi bıraktık geldik ağaçlarımıza sahip çıkmaya. Bize ne olur sahip çıkın” derken gözyaşlarına hakim olamadı.
Söz alan köylülerden biri şunları söyledi:
“2017’ alınan karar ile ne hikmetse bir anda yol köyün üstünden geçeceği söyleniyor. Çıkarcıların bir hilesidir. Köylü yola karşı değil. Yolun güzergahı belliyken, ağaçsız bir yerden geçerken neden köyün üstüne aldılar? Ağacına kıymak demek öldürmek demektir. Toprağımızı, ballı incirimizi, zeytinimizi katletmelerine izin vermeyeceğiz . Bütün Türkiye duysun”
“BABAM BANA BU ARAZİYİ BIRAKTI BEN ÇOCUKLARIMA DUBLE YOL BIRAKACAĞIM”
Köylüler, tapularını yanlarında getirerek eylem sırasında tapularını havaya kaldırdı. Bir diğer köylü şu ifadeleri kullandı:
“Bize dediler ki orası Hazine arazisidir. İnanmayın. Hepimizin tapulu malı oralar. Atalarımızdan kalan araziler. Babam bana o arsayı bıraktı ama maalesef ben çocuklarıma duble yol bırakacağım. Şimdiden başladılar ağaçları kesmeye. Ne yazık ki çam ağaçlarını bile biz diktik, biz yetiştirdik. Şimdi acımadan kesmeye başladılar.”
TOPAÇ: BİZ YOLU DEĞİL ADALETSİZLİĞİ REDDEDİYORUZ
İzmir Kent Konseyi Başkanı Özgür Topaç söz alarak şunları söyledi:
“Bugün burada sadece ağaçlarımızı değil, emeğimizi, geleceğimizi, çocuklarımızın yarınını savunmak için toplandık. Bu ağaçlar bu bereket bizim. Yüzyıllardır İzmir’in bereketini taşıyan zeytin ve incir bahçelerini yok edecek bir projeye asla sessiz kalmayacağız. Biz yolu değil, adaletsizliği reddediyoruz. Mevcut yol genişletilebilecekken binlerce ağacın kesilmesini gerektiren bir güzergah değişikliğini kabul etmiyoruz. Dedelerimizin elleriyle büyüttüğü, bir sonraki nesillere bırakılacak emanetlerdir bu ağaçlar. Tirelilerin, Çayırlı köylülerinin yanındayız.”
