Benzer festivaller ve eğlenceler başka krallıklarda da yapılırmış. Ancak başka krallıklarda yapılan eğlencelere katılan bazı katılımcıların aldığı bedel nedense bizim krallıkta alınan bedelden daha azmış. Bunda diğer krallıkların daha iyi pazarlık yapmasının mı etkisi varmış diye düşünürseniz hata yaparsınız. Santo'nun liderliğindeki ekip bu işlerdeki yüksek karla sonuçlanan başarının mimarıymış.
Dedim ya bizim Santo kaçın kurrası, tilkilikte üstüne yok. Öyle ki o yıllarda bir gazeteci çıkıp da bu olanları yazsa eminim pişkin pişkin koltuğunda oturur bir de üstüne "öyle olmaz böyle olur" diye başka bir dizi konusu hikayeyi hayata geçirirdi. Ne mi yapardı? Farzedelim ki Santo'nun bir kardeşi olsun. Hatta ismi de diyelim ki Cielo olsun. Dediğim gibi yazara inat Santo Kral üzerindeki etkisini daha da göstermek için kardeşi Cielo'yu dolgun bir ücretle işe aldırsın. Bu arada Cielo'nun yaşı da, yaşı da ... kaç olsun? Ne 50 mi? Yok artık o kadar da değil. Sanki birilerinin "evet o kadar" dediğini duyar gibiyim. Gerçekten ilginç bir hikaye olur ama zaten hikayeye böyle başlamadık mı? Hadi o zaman böyle devam edelim. Yani Santo o kadar kendine güvenirmiş ki 50 yaşındaki kardeşinin bile dolgun ücretle işe girmesini sağlamış. 50 yaşındaki Cielo sarayda ne mi yapacakmış? Ne yaparsa yapsın size ne? Belki de aldığı dolgun maaşı sayacaktır...
Görünen o ki Santo kralı bir güzel kendine bağlamış. Nasıl mı? Bununla ilgili pek çok şey söylenebilir. Belki Santo kralın bir sırrını bildiği için bu ayrıcalıklardan faydalanabiliyordur. Belki de kral çok saftır. Kim bilir?
Bu diziye başladığım ilk günden bugüne artan bir ilgi ile takip edildim. Pek çok sözlü görüşme, pek çok da telefon görüşmesi yaptım. Aracılarla bazı görüşler de aldım, elektronik postalarla da... Bir hikayenin bu kadar dikkat çekmesi şaşırtıcı, ama demek ki halkımız hikayeleri çok seviyormuş.
Bana ulaşan görüşler ve de yorumlar öyle arttı ki dizinin bundan sonraki kısmını bu görüş ve yorumlarla şekillendirmeye karar verdim. Siz değerli okurlarımın sadece görüşlerine değil belki de hayal güçlerine de burada yer vermeye çalışacağım. Bu diziyi birlikte şekillendireceğiz. Elektronik postalarınızı, telefonlarınızı hatta mektuplarınızı bekliyorum, pembe ya da başka renkteki hayallerinizle birlikte...
Dedim ya bizim Santo kaçın kurrası, tilkilikte üstüne yok. Öyle ki o yıllarda bir gazeteci çıkıp da bu olanları yazsa eminim pişkin pişkin koltuğunda oturur bir de üstüne "öyle olmaz böyle olur" diye başka bir dizi konusu hikayeyi hayata geçirirdi. Ne mi yapardı? Farzedelim ki Santo'nun bir kardeşi olsun. Hatta ismi de diyelim ki Cielo olsun. Dediğim gibi yazara inat Santo Kral üzerindeki etkisini daha da göstermek için kardeşi Cielo'yu dolgun bir ücretle işe aldırsın. Bu arada Cielo'nun yaşı da, yaşı da ... kaç olsun? Ne 50 mi? Yok artık o kadar da değil. Sanki birilerinin "evet o kadar" dediğini duyar gibiyim. Gerçekten ilginç bir hikaye olur ama zaten hikayeye böyle başlamadık mı? Hadi o zaman böyle devam edelim. Yani Santo o kadar kendine güvenirmiş ki 50 yaşındaki kardeşinin bile dolgun ücretle işe girmesini sağlamış. 50 yaşındaki Cielo sarayda ne mi yapacakmış? Ne yaparsa yapsın size ne? Belki de aldığı dolgun maaşı sayacaktır...
Görünen o ki Santo kralı bir güzel kendine bağlamış. Nasıl mı? Bununla ilgili pek çok şey söylenebilir. Belki Santo kralın bir sırrını bildiği için bu ayrıcalıklardan faydalanabiliyordur. Belki de kral çok saftır. Kim bilir?
Bu diziye başladığım ilk günden bugüne artan bir ilgi ile takip edildim. Pek çok sözlü görüşme, pek çok da telefon görüşmesi yaptım. Aracılarla bazı görüşler de aldım, elektronik postalarla da... Bir hikayenin bu kadar dikkat çekmesi şaşırtıcı, ama demek ki halkımız hikayeleri çok seviyormuş.
Bana ulaşan görüşler ve de yorumlar öyle arttı ki dizinin bundan sonraki kısmını bu görüş ve yorumlarla şekillendirmeye karar verdim. Siz değerli okurlarımın sadece görüşlerine değil belki de hayal güçlerine de burada yer vermeye çalışacağım. Bu diziyi birlikte şekillendireceğiz. Elektronik postalarınızı, telefonlarınızı hatta mektuplarınızı bekliyorum, pembe ya da başka renkteki hayallerinizle birlikte...