Kutsal ittifak

Bu hafta Vergi Haftası sebebiyle çeşitli etkinlikler düzenlendi. Ödemiş Vergi Dairesi Müdürü sayın Hamza CİHANER de etkinlikler çerçevesinde Ödemiş’teki uzun yıllardır vergi kaydı bulunan bazı vergi mükelleflerine ziyarette bulundu ve kendilerine gümüş tabak hediye etti.
Devlete karşı sorumluluklarını yerine getiren bu isimlerin hatırlanıp, devlet tarafından gümüş tabaklarla ödüllendirilmesi çok olumlu bir davranış. Söz konusu hediyeler bizzat vergi mükelleflerinin ayağına kadar gidilerek verildi ki bu da konunun başka bir olumlu boyutu.
Yıllarca devlete karşı sorumluluklarını yerine getiren vatandaşların devletten en büyük beklentisi hatırlanmak ve değer verilmek. İşte çok az rastlanılan bu durum Vergi Haftası’nın da kutlanması sebebiyle sayın Hamza CİHANER tarafından eksiksiz yerine getirilmiş. Koltuğa oturduğu ilk günden itibaren gerek çalışmaları, gerek kadrosundaki çalışanları ile olan diyalogları ve gerekse Ödemiş halkı ile iyi ve sağlıklı ilişkiler kurması sebebiyle son derece sevilen bir isim olan Cihaner aynı zamanda şık ve bakımlı görüntüsü ile de dikkat çekiyor.
Konu vergi olunca ve sayın Hamza Cihaner’in şıklığından da bahsedince aklıma eskilerden bir vergi fıkrası geldi.
Ülkenin birinde adamı, vergi dairesine çağırmışlar yanında bütün defterlerini ve hesaplarını da getirmesini istemişler. Adam korku içinde, mali danışmanına gitmiş. Sormuş: “- Vergi dairesine giderken nasıl giyineyim? Ne tür bir izlenim bırakırsam, benim için daha iyi olur?” Mali danışman öğüt vermiş: “- En eski elbiselerini giy, yoksul, muhtaç bir görüntü ver ki, ceza keserlerse sana az ceza kessinler...”Adam güvenemeyip, bir de avukatına danışmış. Avukat, mali müşavirin tam tersi bir öğüt vermiş: “- En yeni, en pahalı elbiseni giy. Güvenli, kendinden emin bir görüntü ver ki, ceza keserlerse az ceza ile kurtul. Adamı bu öğütler tatmin etmemiş. Aklına güvendiği, filozof bir arkadaşına aynı soruyu sormuş. Arkadaş bir hikaye anlatmış. “- Bir gelin, zifaf gecesi ne giymesi gerektiğini teyzesine sorar.  O da, gırtlağa kadar kapalı, koyu renk bir gecelik giymesini tavsiye eder. Annesine sorduğunda ise, dekolte, şeffaf bir gecelik giymesini söyler. Tatmin olmayan gelin ninesine sorunca “kızım ne giyersen giy, başına gelecek şeyden kaçamazsın” der, diyerek hikayesini noktalar. Vergi dairesine giderken ne tür bir elbise giymesi için öğüt bekleyen adam, bu hikayeyi dinledikten sonra, sorar: “- Zifaf gecesi ne giyeceğini bilemeyen gelinle, vergi dairesine giderken ne giyileceğini soran benimle ne gibi bir ortak yan var ki? “ deyince filozof izah eder:  “- Ne giyersen giy, senin de başına gelecek şey aynıdır…”
Dedik ya ülkenin birinde diye, yani bizim ülkemizde olmadığı için kimse üzerine alınmasın. Gördünüz ya bizde vatandaşa gümüş tabak hediye eden Vergi Dairesi müdürleri varken bu fıkraları eleştiriden ziyade dudaklarda biraz gülümseme oluştursun diye aktarırız, tıpkı bu yazıda olduğu gibi.
Ülkemizin geleceğinin teminatlarından biri olan vergi kutsal ve çok önemlidir. Bu kutsal görevi devletle elbirliği içinde yerine getirmeliyiz, adeta bir Kutsal İttifak gibi. Bu yüzden sadece vergi dairesi görevlilerinin değil hepimizin “Vergi Haftası” kutlu olsun.
{ "vars": { "account": "G-Z2YJHG8WBW" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }