Diyanet İşleri Başkanlığı, on senedir devam eden bir teamülü bu yıl değiştirerek ödenecek paranın ABD. Doları ile yapılmasına karar verdi. Bu değişiklik, her hacı adayı için 1500 TL. daha fazla ödemek manasına geliyor. Hacca genellikle eşleri ile giden insanımız demek ki, 3000 TL. fazla ödeyecek. Bundan on yıl önce 2005 de, ki; biz de o yıl gitmiştik. Diyanet İşleri Başkanlığı önceki yıllarda Dolar ile yapılan ödemeyi EURO’ya dönüştürmüş, insanımızın zar zor biriktirdiği dolarlarını satıp, Euro almak zorunda bırakmıştı. (o yıl Euro dolar karşısında değer kazanmıştı.)
Bizde genellikle Ordumuz (TSK) ile Diyanet camiası eleştirilmez, her ikisinin de farklı olsa da kutsallığı itibarı ile. Ben haddim olmayarak bu konuya temas etmek istiyorum. Suudi Arabistan’daki konaklama ve diğer giderlerin de ABD. Doları ile yapıldığı herkesçe bilinen bir gerçektir. Kiralanan uçak ücretlerinin de büyük bir kısmının dolarla karşılandığını sanıyorum.
On senedir Hac ücretleri Euro cinsinden ödenmekteyken, 2014’ün Kasım ayında, Bakanlıklar arası Hac ve Umre Kurulu’nca alınan kararla ücretlerin ABD. Doları cinsinden tahsil edileceği bildirilmiştir. Buna göre de kişi başına 7.850 TL. (2 bin 780 Euro karşılığı) ödeyecek olan vatandaşımız, bu değişiklik nedeniyle kişi başı 9.500 TL. (3.600 dolar karşılığı) ödemek zorunda kalacaktır. Doların artışı hacı adaylarını da vurmuştur.
Hayat boyu dişinden tırnağından arttırarak ömründe bir defa da olda mübarek yerleri görmek arzusuyla müracaat eden, dar gelirlilerin oranı varlıklı olanlara kıyasla çok daha fazladır.
Dolardaki, Hükümetin oluşturduğu siyasi ve ekonomik istikrarsızlık sebebiyle kişi başı yaklaşık 1.600 fazla ödeyecek hacı adaylarımız, doğal olarak maddi sıkıntıya gireceklerdir. Eşi ile birlikte gidenlerin, yanına alacakları harçlık dışında 20 bin TL. ödemeleri gerekiyor. Zaten dünyanın en pahalı haccını yapan insanımıza böylece daha da pahalı bir hac yükü yüklenmiş olacak.
Doların yükselişine hazırlıksız yakalanan hacı adaylarımıza, kendilerinden kaynaklanmayan bu durum yansıtılmamalıdır. Yıllardır beklemek yetmiyormuş gibi, Hac Kuralarının stresini yaşayan hacı adaylarımız, söz konusu artışla adeta şok yaşamaktalar. Hac ibadeti gelir kapısı değildir. İbadet ile ticaret ayrı ayrı şeylerdir. En azından şu yapılabilir: Farkı ödeyemeyecek durumda olanlar tesbit edilir (zaten durumu müsait olan yardıma tenezzül etmez) ya Sosyal Yardım Vakfı ya da Diyanet Vakfı tarafından desteklenerek zor durumdaki hacı adayları emellerine ulaşabilirler. Kur’ada çıkan hacı kardeşlerimin ibadetleri makbul olsun. Sırada bekleyenlere de sabırlar diliyorum.
Saygılarımla.