Yerelgüç Haber / Aydın UYSAL

Ödemiş’in altından geçen bir fay hattının olmadığını ancak fay hatları ile çevrili bir alanda olması sebebi ile etkilenen bir ilçe olduğunu söyleyen Eriş, 2 yıl önce ki İzmir depreminin şiddeti Ödemiş’te hissedildi. Ve sarsıntı ile bazı duvarlar yıkıldı. Yine olası büyük sarsıntılı depremlerde Ödemiş etkilenecektir. Ve bizim bu konuda önlem almamız şart.”

Eriş, “Ödemiş Belediyesi olarak yıllar önce alınan kararda demiri görmeden demir vizesi olmadan beton dökmeye izin verilmiyordu. Hazır beton yoktu, elle karma beton dökülüyordu. Ve Ödemiş bu konuda Türkiye’de tekti.  99 depreminden sonra inşaat yasağı geldi. Hazır betona dönüldü.

99 depreminde Ödemiş Belediye Başkanı iken Dokuz Eylül Üniversitesi hocaları Ödemiş’te 256 inşaat ustasına seminer verdi ve bu seminer sonucunda bir sınav yapıldı ve belge verildi. Ve inşaatlarda belgesiz usta çalıştırılmayacak kararı almıştık.”

TARIM ARAZİSİ ÜZERİNE KURULU ÖDEMİŞ’TE BİNALAR NE KADAR DAYANIKLI

Ödemiş tarım arazisi zemin inşaat için uygun mu sorusuna karşılık, tarım arazisi üzerine yapılaşma çokta uygun olmadığını ama iyi planlama ile sağlam binalar yapılabileceğini söyleyen başkan Eriş, kendi döneminde planlaması yapılan çevre yolu ile Ödemiş’te şehirleşmenin ovaya doğru olmasının önünü kestiklerini zeytinlik, Bozdağlara doğru inşaatların yapılmasını sağladıklarını belirtti.  

Ödemiş’te açılmış olan imar alanlarının kendisinden önce ve sonrası belirlendiği ve bu plana göre inşaat yapmak isteyene hayır deme şansının olmadığını aktaran Eriş, yapılan binaların denetiminin belediye de olmadığını aktardı.

İNSANİ HATAYI GÖRME ŞANSIMIZ YOK

DENETLEME SORUMLULUĞU YAPI KONTROL MÜDÜRLÜKLERİNDE

Eriş, “Toki konutları yapıldı. Bize mi sordular yaparken hayır, zemin etüd, planlamalar, bina yapım bakanlık tarafından yapıldı. Belediye olarak bize düşen oturma ruhsatını vermek kalıyor.  Yapı kontrol birimi var. İnşaat öncesi zemin kontrollerini jeofizik mühendisleri yapar sonra inşaat mühendisleri de bu zemine uygun çalışma planını yapmak zorunda. Denetlemeleri yapan yapı kontrol biriminin sorumluluğu çok fazla.  Ödemiş’te iyi ustalarımız, müteahhitlerimiz var. Ama insani hatayı görme şansımız yok. Yeni evler yapılıyor. Ne kadar dayanıklı? İstenilen beton üretilir, ama bunun dökümü yapılmadan önce hazırlanan demirlerin bağlantıları iyi yapılmadı ise beton dökülürken boşluk yapabilir. Ve bu nokta deprem esnasında en zayıf noktadır. Bunu biz belediye olarak bilemeyiz. Belediyeye proje getiriliyor projeye bakıyoruz. Biz bu bina yapılırken ne kadar iyi yapıldı bilemeyiz. Biz planın dışına çıkılmış mı, çatıya ek yapılmış mı, balkon değişmiş mi, kolon kesilmiş mi bunlara bakıyoruz.”

Ödemiş’te kaçak yapı var mı sorusuna cevap veren Eriş, kendi döneminde olmadığını, ancak imar barışı ile affedilen var ise müdahale şanslarının olmadığını söyledi.  “Yapılan imar barışları sonucu, ben mi suçluyum, projeyi kontrol eden mi suçlu?  İmar barışı ile ülkenin insanına karşı suç işlendi. Bundan sonrası için imar barışı tamamen kaldırılmalı”

YAYINI İZLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ

YIKIM KARARI SONRASI VATANDAŞ İLE BELEDİYE KARŞI KARŞIYA KALIYOR

Yıkım kararı alınan binalar için süre verildiği ve süre dolduğunda bina sahipleri yıkım yapmadığı takdirde belediye tarafından yıkımın gerçekleştiğini belirten Eriş, “ Binada oturan bir kişi bile olsa binanın kontrolü için başvuru yapabilir.  Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yetki verilen firmalar tarafından bina kontrolleri yapılıyor. Ve yapılan kontrol sonucunda rapor hazırlanıyor. Riskli olarak belirlendiğinde yıkım kararı belediyeye iletiliyor. Bina sahiplerine verilen sürede yıkımı gerçekleştirmek zorunda.  Bu süre içerisinde tekrar inceleme talebinde de bulunulabilir. Biz belediye olarak bu süreçte sadece alınan numune ve yapılan işlemler doğru mu sadece ona bakabiliyoruz.  Bina sahipleri yıkım işlemi yapan firmalar ile anlaşıp yaptırabilir değilse yıktırmadığı takdirde belediye yıkmak zorunda. Bu noktada vatandaş ile belediye karşı karşıya geliyor. Ayrıca belediyeye de ayrı külfet oluyor. Bu durumda belediye olarak ihaleye çıkarız sonrası vatandaştan bu yıkım bedeli alınıyor. Ödeme yapılmaz ise de tapuya tarafımızca şerh konuluyor.

Bu durum vatandaş için de zor. Kredi çekti ise kredisi devam edenler olabilir. Evine yeni masraf etmiş olan vatandaşlar olabilir. Yıkım sonrası barınacak yeni ev bulmak zorunda.  Ama önemli olan insan hayatı olduğu için bu önlemleri öncesinde almak daha iyi olacaktır. Devletin bu anlamda vatandaşı desteklemesi gerek.

Mesela bir ilçede 3 bin konut yıkım kararı alındı. Burada yaşayan vatandaşlar nereye gidecek. Onların barınacakları yeni yerleri olması gerek.  Bunların çok iyi planlanması şart. Deprem vergileri alındı. Bu vergiler yeni yapılanlamalar için vatandaşa destek amaçlı kullanılabilir."

ÖDEMİŞ SANAYİ SİTESİNDE BİRÇOK BİNA YIKILIP YENİDEN YAPILMALI

Ödemiş Sanayi Sitesinde yer alan binaların bir çoğunun depreme dayanıklı olmadığını belirten Eriş, “ Zamanında bu binaların üzerine 2. Kat çıkılma talebi vardı. Dayanıklı binalar değil diye izin verilmedi. Sanayi sitesindeki binaların birçoğunun yıkılıp yeniden yapılması gerekiyor. Bunun içinde destek verilmesi gerekiyor.”

Emmioğlu ve Umurbey Mahallelerinde kentsel dönüşüm değil insani dönüşüme gidilerek, yaşam alan planlamaları doğrultusunda ev, okul, ticarethaneler, ibadethaneler, yollar  yapmak zorundayız. Bunu yaparkende tek tek değil, toplulaştırma ile birlikte yapmalıyız. Bunun için ciddi adımlar atmak zorundayız. Aynı şekilde sit ilan edilen yıkılmaya yüz tutmuş yıkılmış evlerde var. Biz belediye olarak önlem almak zorunda kalıyoruz. Bu yerlerinde kentsel dönüşümden faydalanmaları için ev sahiplerine yaptırım uygulanmalı”

Eriş, “Uzmanlar hep uyardı uyarmaya devam ediyor. Bu gerçek ile yüzleşip önlemlerimizi hem vatandaş hem kurumlar olarak biran önce almak zorundayız açıklamalarında bulundu.