Ülkemizin “kamuoyu” ne hızlı değişiyor, ya da kamuoyunun bakacağı yer? Bu galiba bize “has” bir durum. Adına “sazanlık” mı derler bilemiyorum ki!...
Bir “bedelli askerlik”e herkes sarılmış koşuşturuyor. Türkiye’nin 1 numarası da, 2 numarası da, TSK Genel Kurmay başkanı da, Başbakan yardımcıları ve bakanlar da… Hatta hatta muhalefet liderleri de… TUSİAD’çıları araya da katalım da üzülmesinler “hanımefendi”ler… Zaten Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın da istediği bu değil miydi? Yıllardır ortaya bir laf atıp birilerini o lafın peşinde koşturmadı mı? Ondan sonra da adına “BOP Eşbaşkanlığı”nın tüm gereklerini yerine getirdi. Hem de yağdan kıl çeker gibi… Şimdi size bir alıntıyı okutmak istiyorum. Lütfen dikkatlice okuyun… Elinizi vicdanınıza koyarak değerlendirin.
“Tarih: 18 Mart 2011 (seçimden önce) Yer: Esenboğa Havalimanı (Rusya Dönüşü) “Bunun neresi proje? Böyle proje mi olur? Böyle ayak üstü yolda giderken proje açıklanır mı? Kiminle oturulmuş ne konuşulmuş? Bir defa sokakta bakıyorsunuz birileri bir şeyler söylüyor. ‘Bedelli askerlik gelecek mi gelmeyecek mi? Olur mu olmaz mı? Ne getirir ne götürür? Şu anda halkımızın bu noktadaki tavrı nedir? Bu ülkede.. .e parası olan var olmayan var. Şimdi siz kalkıp da parası olana bedelli askerlik, ‘buyur kullan’ diyeceksin. Parası olmayana ‘O da gitsin askerlik yapsın’ diyeceksin. Bunu adalet terazisine oturtmak durumundasınız. Bu eğer o kadar rahat bir şey olsaydı, benim vatandaşımın halkımın belli bir kesimini mağdur etmeyeceğini biz bilseydik inansaydık biz bunu kabul ederdik. Gerçekten böyle bir konunun üzerinde durulması gerekiyorsa biz bunu seçimden sonra kalkarız böyle bir şeyi ancak referanduma taşırız ki halkımız bunun kararını versin. Çünkü ben şahsen böyle bir sorumluluğun altına Tayyip Erdoğan olarak giremem. Çünkü parası olan var olmayan var. Parası olan bastıracak parayı askerlikten kurtulacak, parası olmayan gidecek askerlik yapacak. Kimlerle görüştüysem ben kenarda köşede, izbe yerlerde vatandaşım sıcak bakmıyor. Biz bu yola çıkarken kimsesizlerin kimi olarak çıktık. O zaman sormamız lazım. Ona göre de adımımızı atarız.” Başbakan Tayyip Erdoğan”
***
Vicdanın deyince aklıma “vicdan-ı ret” takıldı. Takıldı da neresini yorumlayacağız, neresinden tutacağız, neresine sahip çıkacağız?” Vicdan-ı ret”i ısrarla isteyenlere bakın yeter, derim. Başka söze de gerek yok sanırım!...
***
Gariplik sadece iktidarda mı? Ya ana muhalefet liderine ne demeli? Türkiye’nin iç işlerine burnunu sokmayı vazife eden ve finansörlüğünü meşhur SOROS’un üstlendiği TESEV’in bir “namlı” üyesi de Kemal Kılıçdaroğlu çıktı. Alın size bir alıntı…
“Soros'un desteklediği TESEV'in üyesi olduğu ortaya çıkmasının ardından yaptığı açıklamada, bunu doğrulayan ancak toplantılarına katılmadığını söyleyen Kılıçdaroğlu'nun, 2 kez toplantılara katıldığı ortaya çıktı.
***
Hep % 50’nin lafını edecek değiliz ya… % 25.91 SOROS’çu oldu çıktı. Hayırlı olsun demek lazım. Geriye kalanlar şimdilik “susma hakkımı”zı kullanalım. Söylenecek söz çok oraya da… Taban her yerde sizi bekliyor Sayın Devlet Bahçeli… Türk Milletinin ses olduğunuzu grupların “Salı toplantıları’nda değil, yazılı açıklamalarda hiç değil; tabanla sürekli buluşarak gösterme zamanı gelmedi mi? Bu millet size muhtaç, size aç… Ve bekliyor sizi MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli…