Başkam Özdamar, "beklenen Aydın depreminde 1 milyon 300 bin dekar ovası bulunan Aydın l büyük oranda etkilenecektir" dedi.
Türkiye 10 ilde büyük yıkıma yola açan depremin yaralarını sarmaya çalışıyor. Ekonomide yaşanan olumsuzlukların tarımsal üretime yansımalarının ağırlaştığı dönemde son yaşanan doğal afetin tarımsal üretimin de yoğun olduğu bölgelerde vurması sebebiyle nedeniyle tehlike çanları çalmaya başladı. Bölgede tarımsal faaliyetin büyük oranda durması nedeniyle gıda krizi ve enflasyonu endişeleri yaşanıyor.
Ülkemizdeki verimli tarım arazileri için ciddi tedbirler uygulanması gerektiğini söyleyen Aydın- Buharkent Ziraat Odası Başkanı Naim Özdamar, olası bir Ege Bölgesi depreminde Aydın’daki tarım alanlarının korunması konusunda uyarılarda bulundu.
80 KİLOMETRE UZUNLUĞUNDA 2 FAY HATTI BULUNUYOR
Başkan Özdamar, Aydın’ın büyük bir deprem senaryosunun gerçekleşmesi durumunda tarım alanlarının etkileneceğini kaydederek, “Buharkent’ten başlayıp Aydın-Pınardere’ye kadar uzanan bir hat var. 80 km uzunluğunda burada 2 adet fay hattı mevcut. İzmir’de yakın zamanda bizim de etkilendiğimiz bir deprem meydana geldi. O bölgede tarım yapılmadığı için kırsal kesim depremden fazla etkilenmedi ancak beklenen Aydın depreminde 1 milyon 300 bin dekar ovası bulunan Aydın ili büyük oranda etkilenecektir” diye konuştu.
HAYVANCILIK DA ZARAR GÖRECEK
Olası bir depremde tarımın yanı sıra, hayvancılığın da büyük boyutlarda zarar göreceğini vurgulayan Özdamar, “Bu bölge tamamen tarım bölgesi… Fay hattı Germencik’ten Ortaklar’a daha sonra da Söke’den Girit’e kadar uzanan bir fay hattı. İnsanlar can derdine düştüklerinde tarlaya gidemeyecekler. Depremin yaşandığı zamanlamada önemli tarımın faal mi yoksa durgun olduğu bir zamanda mı meydana geleceği de belirleyici. Bilmek de imkânsız olduğu için tarım mutlaka etkilenecektir. Hayvan zayiatı da büyük olacak. Sulama sistemi kanallar, tamamen ovada, fay hatları üzerinde yer aldığı için hasar görecektir” ifadelerine yer verdi.
TARIM SEKTEYE UĞRAYACAK
Bölgede ulaşım hatlarının tarım arazilerinden geçtiğini belirten Özdamar, “İzmir demiryolunun Torbalı, Gaziemir’e kadar olan bölümü yine fay hatlarına yakın olduğu için bu bölgelerde tarım alanları arasında yer alacağından ulaşım sekteye uğrayacaktır. Hem demir yolunda hem karayolunda pek çok köprü yıkılacaktır. Bu durum gıda ve tarım ürünlerine ulaşımı ister istemez etkileyecektir. Gıda üreten pek çok fabrikanın da zarar göreceği düşünülürse, kötü senaryoyu 7 üzerindeki depremler için düşünüyoruz. Mamul gıda üreten İzmir’in doğusu ve Aydın’daki fabrikaların da zarar görmesi söz konusu. Söke’deki pamuk üzerine kurulu pamuk sektörü de üretim ve sevkiyat açısından büyük zarar görecek. Tarım sekteye uğrayacak. Ekonomik bir yıkım yaşanacak” dedi.
SU SIKINTISI İLE PAMUK ÜRETİMİ YOK OLACAK
Aydın’da riskli fay hatları üzerinden yeterince araştırma yapılmadığını söyleyen Özdamar su kanallarının zarar göreceğini belirterek kuraklığa da dikkat çekti. Özdamar, “Maraş ve çevresinde olduğu gibi burada da olası depremde çok büyük ekonomik sıkıntılar yaşanacak. Bu bilgileri deprem uzmanlarından biliyoruz. Sarayköy- Buharkent hattında hiçbir araştırma yapılmamış ve depremden ari gibi görünüyor. Halbuki fay hattı üzerinde. Çalışma yapılmadığı şuradan belli; diğer bütün ilçelerde, olası yıkılacak bina sayılarını açıklamışlar ancak Sarayköy ve Buharkent’te bu bildirilmemiş. Sulamada hali hazırda, bir sıkıntı yaşanırken Söke’de bir sulama sıkıntısı yaşandığı zaman 400 bin dekarda pamuk üretimi duracak. Bunun yanında incir ve zeytin üretiminde de sıkıntı meydana gelecek bunların hepsi dikkate alınmalı. Depremlerden korunmak için alt yapı anlamında Türkiye’nin aklını başına alma zamanı geldi de geçiyor.” dedi.
DEPREM TARIMIN YÜZDE 15’İNİ KOPARDI
Türkiye’deki, hububat üretimi ve tarıma dayalı sanayinin yüzde 15’i bölgede elde edildiğini hatırlatan Özdamar, “Şanlıurfa, Gaziantep ve Diyarbakır gibi illerde hububatın düşmesi büyük sıkıntılara yol açacaktır. Bölgede 400 bin kişinin çıktığı düşünülürse bunun yüzde 22’si tarımla uğraşıyorsa 150 bin çiftçi bölgeden ayrılmış demektir. Bu da tarımın yaklaşık yüzde 15’nin Türkiye’den kopuşu anlamına gelir” ifadelerini kullandı.